• Anasayfa
  • Favorilere Ekle
  • Site Haritası
  • https://www.facebook.com/pages/Abdülkadir-Geylani-Derneği/449321835176851
  • https://twitter.com/KADRDERV
SİTE MENÜSÜ
GÖRÜNTÜLÜ MEALLİ KUR'AN-I KERİM HATMİ ŞERİFİ
NAMAZ VAKİTLERİ
Site Haritası

sır 9

Zikrin Şartları
 
 
Zikre başlayan kimsenin tam abdest üzere olması gerek. Yaptığı zikrin cümlelerini söylerken kuvvetle söylemesi icâb eder. Sesini yüksek çıkarmalı.
Bu şekilde yapılan zikrin nurları zakirlerin kalbine yer eder; kalbleri o nurlarla hayata kavuşur. Uhrevî ve sonsuz hayat kazanırlar. Allah-ü Teâla onların hayat kazancını anlatırken şöyle buyurdu:

- «Onlar ilk ölümden sonra, hiçbir ölüm tadmazlar.» (Duhan, 56)
 
Peygamber S.A. efendimiz de Hakkı zikredenleri ve iman sahiplerini şöyle anlatır:

- «Müminler, ölmezler; ancak bu fâni âlemden, beka âlemine geçerler.»
 
Yine buyurur:

- «Nebiler ve velîler, evlerinde namaz kıldıkları gibi, kabirlerinde de kılarlar.»

Bunun manası: Rablarına münacaat ederler, demektir. Bu Hadis-i Şerifte beyan edilen namaz, dünyada kılınan rukûlu, sucûtlu namaz değildir; yalnız münacaattır. Bu münacaat ise, kulluk vasıflarından bir tanedir.
Mârifet, Allah tarafından gelir, îrfan sahibi o hali bulduktan sonra; Hakkın mahremi olur. Bu hâli; diri kalbi ile Hakka daima münacaat ettiği için bulur. Bu hâli Peygamber S.A. efendimiz bizlere şöyle anlatmıştır:

- «Gözlerim uyur; ama kalbim uyumaz.»

Mârifet üzerine şu Hadis-i Şerifi anlatmak da yerinde olur:

- «Îlim tahsili içinde ölen kimseye, kabrinde Allah iki melek memur eder; onlar taa, kıyamet gününe kadar mârifet ilmini öğretirler.. O kimse, kabrinden kalkerken; âlim, arif olarak kalkar.»

Burada iki melekten maksat, Peygamber S.A. efendimizin ruhaniyeti ile velâyet nurâniyetidir. Çünkü melek, mârifet âlemine giremez. Bu hususta bir Hadis-i Şerif yine zikredelim:

- «Birçok kimseler, ölürken cahil ölür; ama kabirden âlim ve arif olarak kalkar. Birçok kimseler de, âlim olarak ölür; ama, kabirden câhil, fasık ve müflis olarak kalkar.»

Bu durumu, şu Ayet-i Kerime bize daha iyi anlatır:

- «Dünya hayatınızda birçok şeylere zevkle yürüdünüz ve onunla bu âlemde de fayda alacağınızı sandınız, ama bu gün alçaltıcı azapla ceza alacaksınız.» (Ahkâf, 20)

Peygamber S.A. efendimiz yukarıdaki mânayı bir Hadis-i Şerifi ile şöyle anlatır:

- «Ameller, niyete bağlıdır. Müminin niyeti amelinden hayırlıdır. Fasıkın niyeti amelinden şerlidir.»
 
Niyet, amelin binâsıdır. Bunu da peygamber S.A. efendimiz şöyle anlatır:

- «İyi işin; iyi bir şey üzerine yapılması iyi olur. Kötü şeyin kötü şey üzerine yapılması fesad olur.»
 
Yeri gelmişken bir Ayet-i Kerime daha anlatalım:

- «Ahiret hayatını isteyene veririz ve bu hususta çalışmasındaki bereketi de artırırız. Dünyayı isteyene de veririz, fakat ahirette iyilikten yana nasibleri olmaz.» (Şura, 20)
Gerekli olan; telkin ehlini bulup, uhrevî hayatı kazandıracak kalbi ondan almaktır. Bunu; vakit kaybetmeden, dünyada iken yapmalıdır. Çünkü dünya âhiretin ekim yeridir. Burada ekim yapamayan, öbür âlemde bir şey toplayamaz.
Burada ekim yerinden murad, afaki ve enfüsî (dışımızdaki ve içimizdeki) varlık olarak anlatılabilir.

Üyelik Girişi
Ziyaret Bilgileri
Aktif Ziyaretçi2
Bugün Toplam232
Toplam Ziyaret1353862
Hava Durumu
Saat
Takvim